Ya düşlerinin peşine düşmeyi seçersin ya da olanları kabullenmeyi. İyiliklerinle güçlenir, keşkelerinle tükenirsin. Karar senin.
Yalnız kalmaktan daha kötü şeyler de vardır hayatta ama genellikle bir ömür alır bunun farkına varmak o zaman da çok geçtir ve çok geçten daha kötü bir şey yoktur hayattta.
Yalnız kalmaktan hoşnut biriydim eskiden, şimdi yıkıldı duvarlarım her şeyin kenarları var.
Yalnız olmak, yanlış yerde ve yanlış bir kalpte olmaktan iyidir.
Yalnızlıkla beslenen biriydim; yalnızlığımı alırsanız yemeğimi ve suyumu almış kadar olursunuz. Yalnız kalamadığım her gün gücümden bir şeyler alıp götürür. Bununla övünmüyorum ama önemliydi benim için. Odanın karanlığı güneşti bana.
Yalnızlıktan daha kötü şeyler de vardır; ama çok geç kalırız onları anlamakta. Ve çok geç'ten daha kötü birşey yoktur.
Yan yana yürümeyelim diye dar yapılmıştı kaldırımlar. Ve yine yan yana yürümeyelim diye dar kafalıydı insanlar. Ve sırf dardı diye kafalar, düşünmeyi bırakıp sevmeyi denedik, sarılmak yakar bizi" deyip aşkı hep, uzaktan sevdik.
Yanındaki seni mutlu ettiği sürece kalsın hayatında, zorlama kendini. Hayat rahat ve anlayışlı insanlarla ve hayat hak ettiği gibi yaşandığında güzel. Ve unutma ; aynı dili konuşanlar değil aynı duyguyu paylaşanlar anlaşabilir.
Yaşam felsefemi sordular cevapladım.. "sonsuza dek yaşayacakmış gibi düşün, yarın ölecekmiş gibi yaşa.
Yaşamayı öğrenmek için birkaç defa ölmek gerek.
Yaşayan bir amerikan ayyaşı ölü bir yunan tanrısından daha çok ilgilendirir beni.
Yeterince dürüstsen, fazlasıyla aşık ve gerçekten seviyorsan; hazırsın demektir: artık mutsuz olabilirsin.
Yılların, bana öğrettiği şeylerden biri de bu oldu; mutluluğu yakalamışsan, sorgulama.
Yine akşamdan kalmaydım ve sıcak dayanılır gibi değildi kırk derecelik bir hafta. Her gece içmeye devam ediyor, sabahları taş ve her şeyin olanaksızlığıyla yüzleşmek zorunda kalıyordum. Çocukların kimileri Afrika güneş kaskları ve gözlükleri giyiyorlardı; ama ben, hep aynıydım, yağmur ya da güneş, yırtık pırtık giysiler, çivileri ayaklarıma batan eski ayakkabılar. Mukavva parçaları koyuyordum ayakkabılarımın tabanlarına. Bir süre için iş görüyorlardı, ama çok geçmeden çiviler topuklarıma batmaya başlıyorlardı yine. Viski ve bira, terliyordum koltuk altlarımdan ve sırtımda bir torbayla dolanıyordum çarmıh misali; torbadan dergiler çıkarıyor, binlerce mektup dağıtıyordum güneşin altında kavrulup sendeleyerek.
Yolun bitimine kadar gelmeleri şart değil. Herkesin gidebileceği bir yol vardır. Sen yeter ki, kendin kalabilmeyi becer. Çünkü kendinden başka kimseye mecbur değilsin'. Zorlama kendini, bırak yanındaki seni mutlu ettiği sürece seninle gelsin. Sen istemed.
Yüzde yüz insan yoktur aslında. Hepimizin, başkalarının farkında olup bizim farkında olmadığımız deli ve çirkin bir yanı vardır. Yoksa bu çiftliğe nasıl katlanabilirdik?
Zaman unutturmaz dostlarım, sadece uyuşturur.
Zaman unutturmaz, uyuşturur.
Bu site tüm dünyada etki yaratmış sözleri aramanızı sağlayan bir arama motorudur. Sitemizde 75.000'den fazla sayıda söz bulunmaktadır. Beğendiğiniz sözleri saklayabilir ve sevdiklerinizle paylaşabilirsiniz.