Benim de kalbim boş artık, tıpkı sizin beyniniz gibi.
Benim hayatım, benim seçimlerim, benim hatalarım, benim sorunlarım, benim yalnızlığım. Yani özetle sizi ilgilendirmez.
Benim konularım bira içmek, at yarışları ve senfonik müzik dinlemekten ibaretti. Eksik bir hayat olduğu söylenemezdi ama hayatın tamamı da değildi.
Biliyor musun Meg, kötü olanla, bize kötü olduğu öğretilenler farklı şeyler olabilir? Toplum bize bazı şeylerin kötü olduğunu öğretip bizi köleleştirmeye çalışır.
Bir çiçeğe konan kelebek olmaktansa, bir boka konan sinek olmayı tercih ederim.
Bir çiçeğin büyümesi bizi ne kadar kederlendiriyorsa, ölüm de o kadar kederlendirmeli. Korkunç olan ölüm değil, yaşanan ya da yaşanamayan hayatlardır.
Bir daha birama dokunursan dişlerini ağzına dökerim.
Bir insanı sevmek mümkün mü sence ? iyi tanımadığınız biri ise belki. Ben insanları pencereden seyretmeyi severim.
Bir kaplanı yakalayıp kafese koyabilirsiniz ama onu kırdığınızdan asla emin olamazsınız. Insanlar daha kolaydır.
Bir keresinde adamın birinden shakespeare sevmediğimi yazmaya hakkım olmadığını anlatan uzun ve öfke dolu bir mektup almıştım. Gençler bana kanıp shakespeare okuma zahmetine bile girmeyeceklerdi. Böyle bir konum almaya hakkım yoktu. Sayfalarca bunu söylet.
Bir metropol gazetesi, kötü haber yazmadan önce kendi nabzını ölçer.
Bira içmek için buradayız ve hayatlarımızı öyle yaşamalıyız ki ölüm bizi almaya geldiğinde titresin.
Biri bana çirkin olduğumu söyledikten sonra; gölgeyi güneşe, karanlığı ışığa yeğler olmuştum.
Birini ne kadar çok seversen, hayat onu senden o kadar uzaklaştırır.
Birinin kalbini kırmadan önce iki kere düşünün dostlarım! hele ki o kişi sıradan biri olmamışsa hayatınızda.
Bitkin bir halde fabrikadan veya depodan eve dönüşte,yemek ,uyumak ve tekrar sefil işe dönmek dışında pek bir işe yaramazdı sanki gece.Fakat o yırtık perdeli aşınmış kilimli, tuvaleti ve küveti koridorun sonunda bulunan,havasında benden önce gelmiş bütün kaybetmişlerin hissedildiği bir eski odada beni bekliyor olurdu daktilo.Zaman gelir,daktilo rehinde olurdu.Bazen sadece parktaki banka kalırım.Ama işler tıkırındayken ufak bir oda,daktilo ve de şişe bulunurdu.Tuşların bitmeyen tıkırtısı,ve bağırtılar:"HEY! KES ŞUNU ,ALLAHINI SEVİYORSAN! ÇALIŞAN İNSANLARIZ BİZ VE SABAH KALKMAK ZORUNDAYIZ!"Döşemeye vurulan süpürgeler ve tavandaki gümbürtü eşliğinde son birkaç satırı yazardım...Öyle ya da böyle,o acayip ve çılgın dönemin,o uzak saatlerin şiirlerinin birçoğu işte burada.Sigara dumanıyla buğulanmış odada altmışsekiz bir vaziyette şansımızı denerdik.Umarım işinize yarar.
Boş insanlarla içi dolu hayaller kuramazsınız.
Bu kadar iyi niyetli olmayın, çünkü en yakın bildiğiniz vefasız çıkabilir ve sizi düşmanlarınız değil de dostlarınız yıkabilir.
Büyük kurumlarda çıkan rivayetlerden söz ediyorum. Bilmem kimin başına ne geldiğine dair bir rivayet yayılır; daha da kötüsü günler, haftalar, aylar önce duyduğun bir şeyin doğru olduğunu öğrenirsin. "Yirmi yılını o kuruma vermiş olan Joe Baba işten çıkarılacakmış ya da hepimizi işten çıkaracaklarmış" gibi, her zaman da doğru çıkar.
Cesur insanın hayal gücü kısıtlıdır. Korkaklık kötü beslenmenin bir sonucudur.
Bu site tüm dünyada etki yaratmış sözleri aramanızı sağlayan bir arama motorudur. Sitemizde 75.000'den fazla sayıda söz bulunmaktadır. Beğendiğiniz sözleri saklayabilir ve sevdiklerinizle paylaşabilirsiniz.